❓ Nedir bu Steampunk? Cyberpunk? Atompunk? Dieselpunk? ❓

in #tr6 years ago (edited)

Sanat, tasarım ve teknolojinin pek çok alanında bu kelimelerin kullanıldığına sıkça rastlıyoruz. Bir bilgisayar oyununda, bir kitapta veya dizide hikayenin nasıl bir evrende geçtiğini ifade etmek için kullanılan bu bilim-kurgu alt türlerini araştırıp yazmak istedim...

Steampunk: Kısaca 1837-1901 yılları arasındaki Victoria Devri'nin modern dünya versiyonu desek herhalde yanılmayız. Bu dünyada petrol ve elektrik olmadığı için tüm devinim buhar gücüne bağlı. Karşımıza barutlu basit makineler, Ortaçağ eşyaları, kılıçlar, ok ve yay, mekanik düzenekler, bol bol çarklar, pistonlar ve en önemlisi de buharlı makineler çıkıyor. Bu bağlamda steampunk'ta Endüstri 1.0 Dönemi'nin retrofuturism ile ele alındığını görüyoruz. Historical steampunk ve fantasy steampunk olarak da ikiye ayrılıyor. mago de oz adlı ekşi sözlük yazarı steampunk'ı güzelce özetlemiş:

Steampunk, hep karıştırıldığı siberpunk gibi distopik, kötücül gelecek senaryoları yerine, her şeyin mümkün olabileceği, makinelerin, buharların ve insanların beraber "evrimleşerek" yarattıkları yeni dünyayı ve o dünyadaki yeni insanların ütopik ancak oldukça "gerçekleşebilir" yaşamlarını anlatıyor. Buharlı makinelerle gökyüzünde ilerleyen insanların, sanayi devriminden aniden teknolojik devrime sıçramadan, hâlâ elle çalıştırılan araçlar ve aletlerle dolaşıp havayı, doğayı ve suyu hayatın devamı için elzem sayan steampunk ütopyalarında, hiç kuşkusuz mitleştirilen siberpunk ya da diğer bilimkurgu/fantezi türlerine göre çok daha olumlu bir hava vardır.

Steampunk'a sanat eserleri arasından sinemadan Wild Wild West, Back to the Future Part 3 ve Hugo'yu, oyun dünyasından Dishonored ve Arcanum'u, edebiyattan da Yaylı Bacak Jack ve bazı Jules Verne hikayelerini örnek olarak gösterebiliriz.

2.png

(2015 yılında yapılmış bir steampunk fuarı)

D7bM0l.png

Dieselpunk: 1920 ile 2.Dünya Savaşı'nın sonları arasındaki dönemin atmosferini referans alır. Yani bir bakıma 40'lı yıllar hiç bitmemiş gibi düşünebiliriz. Steampunk öğelerini kapsamakla birlikte buhar makineleri yerlerini fosil yakıtlara bırakmıştır ve dolayısıyla da teknolojik anlamda bir ilerleme söz konusudur. Bu kez karşımıza zeplinler yerine pervaneli uçaklar, içten yanmalı motorlar ve tanklar çıkmaktadır. Dieselpunk evrenindeki afişlerde, mobilyalarda, binalarda art deco sanat akımına sıkça rastlanır. Steampunk'tan belirgin farklarını öğrenmek için ekşi sözlük yazarı turk eli'nin yardımına başvuruyoruz:

  • Kahverengi-altın sarısı-koyu yeşil tonlar yerine tamamen gri ve grimsi tonlara sahiptir.
  • Alet ve edevatlar narin ve hafif değil tam tersine ağır, tombul, hantal ama sağlamdır.
  • Kömür, su buharı ve bacaların yerine benzin, egzoz dumanı ve egzozlar vardır.
  • Dişli ve çarklar yerine dizel motor ve elektrik üreten jeneratörler vardır.
  • Tahta, kumaş ve deri yerine herşey çelikten yapılmadır.
  • Ev büyüklüğündeki bilgisayarlar gibi ilkel teknolojik aletler de ilk kez kullanılmaya başlanmıştır.

tttttt.png

Bu bilim-kurgu alt janrasına örnek olarak sinemadan Mad Max serisini, oyunlardan Metal Slug ve Bioshock'u(1 ve 2'yi), edebiyattan da Yürüyen Kentler'i gösterebiliriz. Konuyu araştırırken dailydot.com'dan Aja Romano'nun dieselpunk'ın post apokaliptik yönüyle ilgili güzel tanımlarına rastladım:

"Steampunk is about a world waiting to happen. Dieselpunk is about a world that’s about to self-destruct."

"Steampunk, gerçekleşmeyi bekleyen bir dünya hakkında. Dieselpunk ise, kendini imha etmekle ilgili bir dünya hakkında."

"Dieselpunk emphasizes war and weaponry where steampunk emphasizes peace and technological invention. Dieselpunk is gritty and grimy where steampunk is clean. Dieselpunk emphasizes artillery, steel, and iron."

"Steampunk barışı ve teknolojik icadı vurgularken, dieselpunk savaşı ve silahları vurguluyor. Steampunk temizken, dieselpunk cesur ve kirlidir. Dieselpunk ağır silahların, çeliğin ve demirin üzerinde duruyor. "

D7bM0l.png

Atompunk: Mekanik ve buharlı makinelerin yerlerini tamamen radyoaktif(nükleer) enerjiye bıraktığı, bilgisayarların, dijital eşyaların ve robotların yaşamın büyük bir parçası haline geldiği, 50 ve 60'ların ruhunun yansımasının görüldüğü alternatif bir dönem olarak göze çarpıyor. Bu kez ön planda olan öğeler soğuk savaş, modernizm, ışın silahları, aerodinamik mimari, gelişmiş nükleer teknoloji ve radyasyon...Temelde sunduğu ise nükleer enerjinin korkunç sonuçlara yol açtığı post apokaliptik bir evren. Bu alt türe verebileceğimiz en iyi örnek tabii ki Fallout'tan başkası olamaz. Sinema'dan ise en sonki Godzilla'yı ve The Chernobyl Diaries'i sayabiliriz.

Bu arada atompunk'la ilgili araştırma yaparken Raygun Gothic kavramına da denk geldim. Raygun Gothic, William Gibson'ın The Gernsback Continuum adlı öyküsünde kullanılan bir kavram imiş. Hikayedeki bir karakter bu kavramı Amerikan streamline(aerodinamik) akımını tanımlarken kullanmış. Streamline akımı İkinci Dünya Savaşı sonrası Amerikası'nda, ekonomik büyümenin yarattığı iyimser hava ile birlikte teknolojinin geleceğin toplumuna vaad ettiği dünyaya dair tasvirlerde görsel bir unsur olarak gelişmiş. Toparlarsak, genel olarak daha iyimser ve daha az askeri hissin olduğu bir 1950'ler dönemi olarak tanımlanıyor Raygun Gothic. İlk Star Trek serisi de bu türe giriyormuş bu arada.


D7bM0l.png

Cyberpunk : Evet sıra geldi bu bilim-kurgu alt türlerinden belki de en çok bilineni ve popüler olanına. Ben de şahsen aralarından en çok cyberpunk atmosferine bayılıyorum. Kelime olarak cybernetic(sibernetik) ve punk kelimelerinin birleşiminden oluşan cyberpunk'ı tanımlayabileceğimiz en kısa cümle "high tech, low life" olur heralde. Yakın geleceğin distopik bir şekilde tasvir edildiği cyberpunk'ta cyborg'lar, android'ler üretilmeye başlanmış, atompunk zamanından kalma uzaya çıkma-inmenin yerini başka gezegenlere gitmeler, kolonileşmeler almıştır. Teknoloji bu kadar ilerlemesine rağmen kirlilik, uyuşturucu kullanımı ve aşırı nüfus dikkat çekicidir. Toplumun dejenerasyonu, bireylerin yabancılaşması ve kendilerine birer kimlik ve yer arayışları, esasen ekonomik kaygıları insani kaygıların önüne koyan düzene ve mega şirketlere olan ciddi eleştirilerin yansımasıdır. Ayrıca türün ana temalarından biri de sanal gerçeklik ve yapay zekadır.

Kökler ise 80'ler öncesine dayanıyor. Distopik romanlar ve Philip K. Dick'in eserleri cyberpunk yazarlarına türün temellerini atmakta öncülük etmiştir. Cyberpunk'ın popülerleşmesini ve konuşulmasını sağlayan olgu ise William Gibson'un 1984'te yayınladığı Neuromancer adlı kitabıdır. Cyberpunk terminolojisi onun romanlarından oldukça beslenmiştir. Bu tür denince benim aklıma gelen ilk imge Blade Runner filmindeki neon ışıklarla kaplı şehir manzaraları oluyor nedense, bilmiyorum siz ne dersiniz. Yavaştan örneklere geçecek olursak eğer, film olarak RoboCop'u, The Matrix serisini, Total Recall'u, anime olarak Ghost In The Shell'i(Koukaku Kidoutai), oyun dünyasından Deus Ex'i, System Shock 2'yi, dizi ve kitap olarak da Altered Carbon'u sayabiliriz.

Sayın @muratkbesiroglu ve @murattatar, konu ilginizi çekebilir :)

Görsel kaynak: 12345678910

Sort:  

Quraturk tr etiketi altında paylaşılan kaliteli ve orjinal içerikleri tespit edip ödüllendirmeyi hedefleyen bir kürasyon projesidir.

Yazınız değerlendirmen ekibimiz tarafından uygun görülmüş olup, günün seçilen yazıları arasında yerini almıştır.


Quraturk hakkındaki tüm sorularınızı discord üzerinden sorabilirsiniz.

teşekkürler bir kez daha, emeğinize sağlık :)

Hepimiz Steempunkcıyız :))


Dieselpunk ve Raypunk!ı daha önce duymamıştım. Keyifle okudum.

çok sağol arafs.

steempunk, btc ağının başladığı 2009 ile son bitcoin'in üretildiği 2140 tarihi arasındaki çılgın dönemdir. steem, btc'yi değer olarak geçmiştir ve döneme adını vermiştir. bilgi ve hız öylesine önemlidir ki bireyler özgürlüklerini dünyaya kattıkları fayda üzerinden tanımlamışlardır. hızı elde etmek için insanlar kendi bedenlerinin sınırlarını sorgulayıp transhümanizmin peşinden koşmuştur. bir yandan bilgiyi paylaşmak isteyen aydınlık gruplar, diğer yandan bu gücü ne pahasına olursa olsun saklayanlar arasındaki mücadele sonucunda... ;)

Bak bu daha iyiydi :D

amazing friend @netknight, I like the work you do, continue like this.

Çok güzel bir yazı olmuş ellerinize sağlık. Anlattıklarınızın hepsini oyun dünyasından dolayı az çok biliyordum fakat isimlerine hakim değildim baya bilgilendim diyebilirim :)

evet oyun dünyasında özellikle cyberpunk ve steampunk evrenlerine sıkça rastlıyoruz. yazıyı okuduğunuz için ben teşekkür ederim, ne mutlu bir şeyler aktarabildiysem :)

Tabii ki :)

Congratulations! This post has been upvoted from the communal account, @minnowsupport, by netknight from the Minnow Support Project. It's a witness project run by aggroed, ausbitbank, teamsteem, theprophet0, someguy123, neoxian, followbtcnews, and netuoso. The goal is to help Steemit grow by supporting Minnows. Please find us at the Peace, Abundance, and Liberty Network (PALnet) Discord Channel. It's a completely public and open space to all members of the Steemit community who voluntarily choose to be there.

If you would like to delegate to the Minnow Support Project you can do so by clicking on the following links: 50SP, 100SP, 250SP, 500SP, 1000SP, 5000SP.
Be sure to leave at least 50SP undelegated on your account.

Bayıla bayıla okudum, bu külliyata giriş yapmak isteyenler için çok iyi olmuş. Açıkçası Steampunk ve Cyberpunk'tan gerisini bilmiyordum. Güzel hikayeler çıkar buradan.

Cyberpunk için The Witcher yapımcılarından bir Cyberpunk 2077 oyunu bekliyoruz yıllardır. Umarım bu türü köküne kadar işleyen, iliklerimize kadar hissedeceğimiz bir oyun yapabilirler ki The Witcher 3'te böyle hissetmiştim.

Oyunlardan devam edersek Transistor diye bir oyun vardır, sesi çalınmış bir şarkıcının, özel kılıcıyla Cyberpunk aleminde sesini geri almak için verdiği bir savaşı anlatır. Müthiştir. Tavsiye ederim.

Mesela sorsanız bana, Bioshock, Fallout ikisine de Steampunk derdim ama bu yazıdan sonra daha rahat kategorileştirebilir, yazacaklarımızı çok daha bilinçli yazabiliriz sanırım. Ellerine sağlık üstad.

çok sağol dostum :)

evet, cyberpunk 2077'yi biliyorum. cd projekt yaptı mı çok iyi yapar, ondan şüphemiz yok. aaa oyunlar oynamadığım için (ya da bilgisayarım kaldıramadığı için mi demeli :D) o oyunu es geçicem.

transistor'un ise övüldüğünü çok duydum. steam yaz indirimleri başlayacak yakında, tavsiyen üzerine onu eklerim kütüphaneye. bu arada senin iyi bir oyun kültürüne sahip olduğunu biliyorum. oynadığın oyunlarla ilgili yazılar yazsan çok iyi olur esasen. misal ben eskisi gibi oyun oynayamıyorum ama demin aklıma geldi, "ayın oyunu" şeklinde bir seri başlatsam mı diye düşündüm kendi kendime. herhalde ayda 1 tane oyun bitiririm diye tahmin ediyorum. ilgi alanlarım daha çok point and click adventure-indie-platform-hack and slash oyunları üzerine bu arada.

yazıyı okuduğun için tekrar teşekkürler, bize hayırlı avlamacalar :)

Bakma üstad, benim oyunlara merakım küçük yaşlardan beri olsa da oynamaya başlamam son iki senedir. Bilgisayarım o kadar güçlü değildi son 10 senedir, ilk alındığında ise abime alınmıştı. Fifa 99, Commandos, adını hatırlamadığım garip bir uçak oyunu oynardık. Sonra Knight Online furyası, Silkroad'a evrilen bir yol, Most Wanted ve sonrası yok.

Sonra, iki sene önce, ilk düzgün maaşımla bir PS4 aldım. Indie oyunlardan mahrum kaldım bu yüzden ama AAA oyunları oynayabiliyorum. Frostpunk'a bakamadım bu yüzden.

Oyun türü olarak bir beklentim yok aslında, Platform oyunlarını kafa dağıtmak için seviyorum, aynı şekilde online dakikalık oyunları da bu yüzden seviyorum. Temel olarak ne tür olursa olsun, iki dakika oynayıp bırakmayacaksam oynanıştan çok hikayeye bakıyorum. Exclusive'ler sağ olsun bu ihtiyacımı gideriyor ama indie oyunlar çoğunlukla daha iyi bir hikaye sunuyorlar. Gözlerim hep oraya kayıyor.

Aklımda God Of War'ın bir incelemesini yapmak var aslında. Baba ve oğul ilişkileri ekseninde giden ve bu ilişkiyi oyun bünyesinde tartışan. Ama, işte, üşengeçlik zor üstad. Bakalım beğendiğim oyunları incelemek paylaşmak güzel fikir. Yaparsan seve seve okurum. :)

interesting article in the world of games greetings and blessings for you. @netknight

Thank you for being so patient! We’re slowly catching up with our SP! Almost There!

Most recent user guide released on: May 14th

As a friendly reminder, the current upvote fee is $0.12 SBD ($0.121 for incognito). Current 300%+ upvote is now $0.36+ SBD.

Join our 10 SP Challenge!!!

Simply click this link to delegate 10 SP Now!

Or delegate any of these other amounts and make a "striking" return on your investment!
50 SP --- 100 SP --- 200 SP --- 500 SP --- 1000 SP

That being said...

BOOOOOOOOOM!!!

The ground shakes as incredible power lights the sky. The thunder tests the quality of your post and deems it worthy, rewarding it with a 300% upvote and comment from @thundercurator.

Increase your chances of a 100% upvote and support the project by:

Investors who delegate SP to @thundercurator are entitled to 75% of @thundercurator income after curation. Get on-board early and grow with us!

Congratulations @netknight! You have completed some achievement on Steemit and have been rewarded with new badge(s) :

Award for the number of upvotes

Click on the badge to view your Board of Honor.
If you no longer want to receive notifications, reply to this comment with the word STOP

Do you like SteemitBoard's project? Then Vote for its witness and get one more award!

Coin Marketplace

STEEM 0.28
TRX 0.12
JST 0.033
BTC 63861.47
ETH 3215.28
USDT 1.00
SBD 3.84